Gazeteci Sinan Aygül’e 10 ay hapis cezası
Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül, Tatvan’da bir kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Lideri Sinan Aygül, 13 Aralık 2022’de Tatvan’da bir kız çocuğuna cinsel istismara uğradığı haberini sosyal medya hesabından paylaşmasının ardından birkaç saat sonra gözaltına alındı. Aygül, 14 Aralık’ta Tatvan Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararıyla tutuklandı. tahliye edilmişti.
Aygül’ün “Kamuya yanıltıcı bilgi yaymak (TCK 217/A)” suçundan yargılandığı davanın ilk duruşması Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Kimliğin tespit edilmesiyle başlayan duruşmada Aygül’ün avukatları, Anayasa Mahkemesi’nin Dezenformasyon Yasası’nı gözden geçirmesini sıkıntıya soktu. Mahkeme, avukatların talebini reddetti.
Susma hakkını kullandı
Aygül, kimliğinin tespit edilmesinin ardından dezenformasyon yasasını protesto etmek için susma hakkını kullanarak kendini savunmadı. İddia makamı, esas hakkındaki mütalaasında, Aygül’ün TCK 217/a maddesinde düzenlenen “halkı yanıltıcı bilgileri alenen yaymak” suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Mahkeme, Aygül’ün “halkı alenen yanıltıcı bilgi yaymak” suçunu işlediğine karar vererek gazeteciyi 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını Aygül hakkında uygulamadı.
Aygül, cezası onaylanırsa daha önceki taciz haberinden aldığı cezanın tekrarı nedeniyle 10 aylık hapis cezasını kapalı ceza infaz kurumunda tamamlayacak.
‘SON MUHALEFET TUTUKLANDIĞINDA, SON GAZETECİ SUSTURULDUĞUNDA BU KANUNUN NE OLDUĞUNU ANLAYACAĞIZ’
Mahkeme çıkışında kararla ilgili kısa bir açıklama yapan Sinan Aygül, utanç verici bir yazıyla cezalandırıldığına dikkat çekerek mahkemede protesto amacıyla sessiz kaldığını söyledi.
Aygül, “Ayıp bir maddeden ayıp ceza aldım. Sansür yasası diye bilinen ama ısrarla dezenformasyon yasası denen ucube bir yasa var. Kanunun nasıl uygulanacağı, nasıl uygulanacağı bile belli değilken, hukuk tekniğiyle anlatılamazken, kamuoyunu susturmak için bu maddeyi çıkaranlar bile “Bu kanun uygulanamaz” dediler, yani , Uygulanamaz olduğu tespit edilen bir yasa uygulanarak hapis cezasına çarptırıldım. Biliyoruz ki bu kanun meselesinin tek amacı sansür, yani bu bir sansür kanunuysa o zaman ben kendimi sansürlerim, dedim, susarım. Bunu yasal olarak açıklamaya çalışmak benim için zalimce. Mahkemede sessiz kaldım. Ben mahkeme önünde kendimi sansürledim, bir gazeteci sansürlenirse ama bu haliyle toplum önünde konuşmak zorunda kalıyoruz. Yarın aynı haber olursa, o haberi tekrar yapmalıyım. Sinan Aygül mahkûm oldu, hapse girdi, pek değeri yok ama meşhur bir Hint atasözü vardır, son ağaç kesilince, son balık tutulduğunda gider. Ancak o zaman bu ülkede son muhalif tutuklanıp, son gazeteci susturulduğunda bu yasanın ne anlama geldiğini tam olarak anlayacağız. Tesadüf mü tesadüf mü bilemem ama bugün 28 Şubat. 28 Şubat mağduriyetleriyle iktidara gelen bir zihniyetin gücüyle çok daha büyük mağduriyetler yaratılıyor. Bugün ifade özgürlüğü mağduru olduğunu iddia eden bir kişinin cumhurbaşkanı olduğu bir ülkede, bir cumhurbaşkanının emriyle çıkarılan ve uygulanan bir yasa ile ifade ve basın özgürlüğü katledildi. Bu tarihe yazılmalıdır” dedi.
‘KARAR HUKUKSALDIR’
Aygül’ün avukatlarından Diyar Orak, kararın hukuka aykırı olduğuna dikkat çekti.
Orak, “Savunmalarımızı hem soruşturma aşamasında hem de yargılama aşamasında yaptık. Ülke olarak AİHS’e taraf olduk ama maalesef alınan kararlarla en çok ihlal edilen ülkeyiz. Nedeni ise bu ve benzeri soruşturma ve yargılamalardır. Müvekkilimiz hakkında bir dizi önyargı ve hukuka aykırılık nedeniyle başlatılan soruşturma bugün bu şekilde sonuçlandı. Karar açıkça hukuka aykırıdır ve süreç içerisinde müvekkilimizin birçok temel hak ve özgürlüğü ihlal edilmiştir. Bu konuda ilgili mercilere başvuracağız. Ama ne yazık ki bugün hem hukuk dünyası hem de gazeteciler açısından hukuka aykırı bir kararla karşı karşıya kaldık.”
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Türkiye Temsilcisi Özgür Teach ve Av. İdeal Şahin, Bitlis Barosu Genel Sekreteri Av. Cengiz Akdemir, MLSA avukatı Emine Özhasar’ın yanı sıra çok sayıda gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi izledi.
Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararının açıklanmasının ardından Aygül’ün avukatları, Yargıtay’a itiraz edecek. (HABER MERKEZİ)